Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak, Mersin’e hizmet yapılmasını engellemek gibi bir niyetlerinin asla olmadığını belirterek, “Fakat Mersin’in geleceğinin, çocuklarımızın ve torunlarımızın yarınlarının ipotek altına alınmasına da izin veremeyiz. Amacımız, hizmetin önünü kesmek değil, kentimize hizmet verebilmektir” dedi.
Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi Temmuz Ayı Toplantısında yaşanan tartışmaları değerlendiren Gültak, “Büyükşehir Meclisinin, borçlanma konusunu son iki toplantıda gündeme getirip bunu takıntı haline getirmesine anlam veremiyoruz.
Mersin’in geleceği ile ilgili alınacak kararlarda, meclis üyeleri olarak ikna olmak zorundayız. Çünkü yapılacak borçlanma hamlesi, Mersin’in belki 10, belki 20 yılına mal olacak. Kimse kusura bakmasın. İkna olmadığımız konularda Mersin’in geleceğinin ipotek altına alınmasına izin veremeyiz. Çocuklarımızın, gençlerimizin, torunlarımızın geleceğini ipotek altına şimdiden alamayız” diye konuştu.
“Önyargılı olsaydık, bitüm alımı için de teminat vermezdik”
Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’in, bir önceki gündem maddesinde, bitüm malzemesi alacağını söylediğini ve teminat vermesi gerektiğini anlattığını hatırlatan Gültak, “Hiç itiraz ettik mi? 55 milyon 550 bin liralık paranın teminatını hemen onayladık. Amacımız Mersin’i germek, hizmetlerde de geri adım atmak değildir. Eğer önyargılı olsaydık, bitüm için de teminat vermezdik. ‘Başkan, teminatını sen bankalardan oluştur’ diyebilirdik. Mersin’de hizmetlerin önünü tıkamak ya da geleceğini karartmak anlamında bir niyetimiz yoktur. Tam tersine amacımız, Mersin’in geleceğinin aydınlatılması ve ipotek altına alınmasını engellemektir” ifadelerini kullandı.
“Meclis üyelerinin iradesi yok sayılıyor”
Grup sözcüleri, belediye başkanları ve meclis üyelerinin, meclis toplantılarında söz alıp görüşlerini beyan edebilmelerinin önünde hiçbir engel olamayacağının da altını çizen Gültak, şöyle devam etti; “Fakat Büyükşehir Meclis Toplantısı gayet sakin sürerken, ‘borçlanma’ konusunun gündeme gelmesiyle Başkan Seçer, tartışmaların önünü kesmeye çalışmış, belediye başkanları ve meclis üyelerine söz vermeyerek ortamı germiştir. Belediye başkanları ve meclis üyeleri, halk tarafından seçilmiş insanlardır. Biz orada halk adına konuşuyoruz. Mersin’in geleceği adına söz alıyor ve konuşuyoruz. Meseleyi şahsileştirmiyoruz.”
“Alınacak para borca gidecek”
Büyükşehir Belediye Başkanı Seçer’in, 300 milyon TL erken ödemesi olan borçtan bahsettiğini kaydeden Gültak, şu ifadeleri kullandı; “Başkan Seçer, 270 milyon TL yatırımdan bahsetti. 570 milyon TL’lik hızlı ödemeden bahsetti. Alacağı borç 170 milyon TL. Peki, biz bu 170 milyonun yatırımlara gideceğini nereden bileceğiz? O 300 milyon borcu acil ödemesi gerekiyorsa, o zaman biz borcu borçla mı kapatacağız? Ne söyledik? ‘Önce meclis ikna olmalı’ dedik. Belediyemizden örnek verdim; 11 milyon TL borç aldığımı söyledim.
Belediye olarak aldığımız bu borcu, asfalt ve kaldırım çalışmalarına harcadık. Bizim de borcumuz var. Aynı ölçekte ben de borçluyum. Ama ben aldığım 11 milyon TL ile borcumu kapatmadım. Vatandaşa hizmete dönüştürdüm. Ama Başkan Seçer önümüze böyle bir tablo koyamıyor, ‘şu hizmet ve projeler için sizden meclis kararı istiyorum’ demiyor. Hep aynı yöntemi yapıyor. Alınacak para borca gidecek. Biz neden şehrin geleceğini ipotek altına alalım?”
“Böyle sert bir üslupla meclisi yönetemezsiniz”
Akdeniz’in, Mersin’de en borçlu belediyelerden biri olduğuna dikkat çeken Gültak, “Ama biz bunu bahane ediyor muyuz? Bu sene borçlanma yapmayacağız. Vergilerimizi toplayıp, gelirlerimizi en verimli şekilde kullanarak hizmete dönüştürmeye çalışacağız. Bağırarak, çağırarak, tersleyerek, performans deyip insanları işten çıkararak belediyeyi yönetemezsiniz. Parayı, vergiyi toplayamazsınız, proje üretemezsiniz. Belediye başkanlarına bağırarak, ‘Sana söz hakkı vermedim. Bırak o mikrofonu, sen kimsin?’ gibi tavırlarla bu şehir yönetilemez” ifadelerini kullandı.
“Ancak birbirimiz dinleyerek ve ikna ederek bir yerlere varabiliriz”
Büyükşehir Belediye Başkanı Seçer’e seslenen Gültak, sağduyu çağrısında bulunarak açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı; “Mersin’in, barışa, kardeşliğe ve sakinliğe ihtiyacı var. Lütfen sakin olalım. Belediye başkanları ve meclis üyeleri olarak rica ediyoruz. Meclisi gerecek tavırlardan uzak duralım. Çünkü bundan Mersin ve Mersinliler mağdur olur. Mersin’in önünü tıkamak için asla siyaset yapmıyoruz. Öyle olsaydı Mersin Büyükşehir Belediyesi’ne, Ankara’dan kaynaklar aktarılmazdı. Eğer siyaset yapmış olsaydık, Büyükşehir Belediyesi’ne, MESKİ’ye bunca kaynak gelmezdi. Lütfen kimse hedef saptırmasın. Bizim öyle bir derdimiz yok. Şahsım adına, Mersin’de doğmuş, büyümüş ve burada yaşayan biri olarak Mersin ve Akdeniz’in menfaatlerini düşünüyorum. Bir an önce barış ve sükûnetle birlikte, anlayışla, karşı tarafı dinleyerek ve ikna ederek ancak bir yere varabiliriz. Önümüze bakalım artık. Başkan Seçer, yapacağı hizmetler noktasında öncelikle meclisi ve Mersin’i ikna etmeli. Kentimiz için taş üstüne taş koyanın sonuna kadar yanındayız. Ama hiçbir zaman Mersin’in ve Mersinlilerin geleceğinin ipotek altına alınmasına da izin vermeyeceğiz.”