Mersin’de artık dünyaca tanınan duvar resimleriyle sanat sokağa taşınıyor, duvarlar adeta dile geliyor. Toroslar Belediyesinin yürüttüğü projeyle yıpranmış binaların duvarlarını tuval olarak kullanıp, dünyaca ünlü ressamların eserleriyle donatan Ressam Nazife Bilgin Hazar, ilk etapta yaptığı 15 resmin ardından Güneykent toplu konut binalarını da sanat eserleriyle bezemeye başladı.
Mersin’de, merkez ilçe Toroslar Belediyesi eski Başkanı Hamit Tuna tarafından başlatılan ’Bulvar, Cadde ve Sokaklarda Cephe Düzenlemesi’ projesini, halefi Atsız Afşın Yılmaz da devam ettiriyor. İlçede, eskiyen ve zamanla yıpranan binaların dış cepheleri sanat eserine dönüştürülüyor.
Frida Kahlo reprodüksiyonu bitti, Diego Rivera’nın eseri de bitmek üzere
Proje kapsamında, 2017 yılından itibaren Akbelen Bulvarı üzerindeki boyaları dökülmüş, yıpranmış toplu konut binalarından 15’inin duvarlarını Frida Kahlo, Leonardo Da Vinci, Salvador Dali, Vincent Van Gogh, Pablo Picasso, Neşet Günal ve Osman Hamdi Bey gibi dünyaca ünlü ressamların en güzel eserlerinin reprodüksiyonları ile bezeyen Ressam Nazife Bilgin Hazar, kolları yeniden sıvadı. Ressam Hazar, Güneykent Mahallesi Mersinli Ahmet Bulvarı üzerindeki toplu konut binalarının duvarlarını da ünlü eserlerle donatmaya başladı. Frida Kahlo’nun ‘Ben ve Maymun’ adlı eserinin reprodüksiyonu tamamlayan Ressam Hazar, ikinci çalışmasında Diego Rivera’nın ‘Ay Çiçekleri ve Kadınlar’ eserini seçti. Hazar, bu çalışmasında da sona yaklaştı.
Toroslar Belediye Başkanı Atsız Afşın Yılmaz, Ressam Hazar’ın çalışmalarını yerinde inceleyerek, bilgi aldı.
“Herkesin yolu her gün bir galeriden geçmez ama sokaktan geçer”
Zaman zaman 35 dereceyi bulan Mersin sıcağında vinç üzerinde çalışan Hazar, verdiği arada İHA muhabirine açıklama yaptı. Amacının, genelde sanattan çok uzak olan halkı sanatla buluşturmak olduğunu belirten Hazar, duvar resimlerinin çok geniş kitlelere ulaştığını söyledi. Hazar, “Burada bir hareketlilik ve ilgi oluyor. Herkesin yolu her gün bir galeriden, bir müzeden geçmez ama sokaktan geçer. Bu resimler herkesin dikkatini çekiyor. Sanata bizler gerçekten çok açız, çok uzağız. Halk o kadar güzel kucaklıyor ki; bütün her yer sanat olsa. Halkın onu kucaklayacağını ve insanların duygularının ve düşüncelerinin bir adım ileriye gideceğini düşünüyorum” dedi.
“Duvarı tuval haline getiriyorum ve duvar aslında dile geliyor”
Çalışma yaptığı Güneykent toplu konutlarındaki binaların 35-36 yıllık olduğuna işaret eden Hazar, “Bu binalar ilk boyayla, ilk sıvayla duruyorlar. Genellikle orta halli insanların yaşadığı toplu konutlar. Ben yaptığım binanın, Güneykent’in, Akbelen’in hem çehresini değiştiriyorum hem güzelleştiriyorum. Duvarı tuval haline getiriyorum ve duvar aslında dile geliyor. Halkla iç içe oluyor. Burada yaşayan insanların yaşam kalitesini de yükselttiğine inanıyorum” diye konuştu.
Halktan çok güzel tepkiler aldığını da vurgulayan Ressam Hazar, “Gözlerim doluyor. O kadar güzel tepkiler alıyorum. Mutlu oluyorum. İnsanları mutlu etmeyi seviyorum. Sanat bence dünyayı kurtaracak. İnsanları birbirine daha bir saygı ve sevgi çerçevesinde yaklaştıracak. Mustafa Kemal Atatürk’ün çok önemli bir sözü var; ‘Sanatsız kalan bir toplumun hayat damarlarından biri kopmuş demektir’” ifadelerini kullandı.
“Birçok yerden teklif alıyorum”
Frida Kahlo’nun ‘Ben ve Maymun’ eserinin çalışmasını 3 haftada bitirdiğini dile getiren Hazar, birçok yerden teklif aldığını da vurgulayarak, “İstanbul Büyükşehir Belediyesinden, Isparta’dan, Antalya’nın bir belediyesinden teklif geldi. Akbelen’de çalışırken de alıyordum. Özel kuruluşlardan da alıyorum ama ben prensip sahibiyim; başladığım bir projeyi bitirmeden kesinlikle diğerine başlamam” şeklinde konuştu.
“Sanat eserlerini sokağa taşıyoruz”
Toroslar Belediye Başkanı Yılmaz da insanlığa mal olmuş, dünyanın en ünlü ressamlarının sanat eserlerini sokağa taşıdıklarını, halkın hayatına soktuklarını belirtti. Kahlo’nun ‘Ben ve Maymun’ eserinin yeni bittiğini, Ressam Hazar’ın şimdi de Diego Rivera’nın ‘Ay Çiçekleri ve Kadınlar’ eserini resmettiğini kaydeden Yılmaz, “Sanat, medeniyetin en önemli ayaklarından biri. Sanat eserlerini, sanat galerilerinden, müzelerden ya da kitap sayfalarından sokağın içine taşımış oluyoruz. Bu da bizi çok mutlu ediyor. Vatandaşımız da çok memnun ve mutlu. Buradan her gün binlerce insan geçiyor, çocuklar bu mahallede yaşıyorlar ve hayatlarının bir yerinde sanat eserleriyle bir arada yaşamış ve kanıksamış oluyorlar. Hem de çevremizi güzelleştirmiş oluyoruz. Çok da güzel tepkiler alıyoruz” dedi.
“Burayı da açık hava sanat galerisi haline getireceğiz”
Mersinli Ahmet Bulvarının, Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesine giden ve çok kullanılan yoğun bir bulvar olduğuna dikkat çeken Başkan Yılmaz, şunları söyledi:
“Bu bulvarda uygun yerlere uygun sanat eserleri resmederek güzelleştireceğiz ve burayı da bir açık hava sanat galerisi haline getireceğiz. Her gün binlerce insanın buradan geçiyor olması önemli. Ayrıca, yıpranmış binaları da güzelleştirmiş oluyoruz. Özellikle çalışma yaparken zaman zaman uğruyorum; resmin yapıldığı binada insanlar o resmin arasından pencereye çıkıp gülümsüyorlar bize, mutluluk duyuyorlar. Binalarının ve hayatlarının güzelleştiğini hissediyorlar ve bize de hissettiriyorlar.”
“Yoğun talep var”
Birçok mahalleden yoğun talep aldıkları bilgisini de veren Yılmaz, “Haberlere de konu oldu; Akbelen Bulvarında minibüsteki yolcular artık ‘Frida’da ineceğim’, ‘Van Gogh’ta ineceğim’ diyorlar. Burada da benzer bir şey yaşıyoruz. Ressamımıza da çok iyi bakıyorlar. Sağ olsun sabahın erken saatlerinden akşama kadar bu sıcakta çalışıyor. Ona kahveler yapıyorlar, meyve, yemek getiriyorlar. Son derece mutluluk duyuyorlar. Bu bizi de mutlu ediyor. Diğer illerden de arayıp soranlar oluyor. Hem yurt içinden hem yurt dışından büyük ilgi görüyor. Bu konuda bir katalog çalışması da yapacağız” diye konuştu.
İnsanlığa mal olmuş sanat eserlerinin çocuklar, gençler ve yetişkinler tarafından bilinmesini, hayatlarının bir taraflarında olmasını çok önemsediğini vurgulayan Yılmaz, sanatı vatandaşlarla buluşturmuş olmaktan da son derece mutlu olduklarının altını çizdi.
“Bu artık Toroslar’la, Mersin’le özdeşleşmiş bir proje”
Projeye uygun olan farklı yerlerde devam edeceklerini dile getiren Yılmaz, “Bu artık Toroslar ile Mersin ile özdeşleşmiş bir proje. Şu anda 5 bina var. Bunları bitirdikten sonra yeni yerlere bakıp devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.